tecrübe konuşuyor burada

Kullanım örnekleri

tecrübe konuşuyor burada
Im speaking from experience
icon arrow

speaking

Phonetic: "/ˈspiːˌkiŋ/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Used in speaking.

Example: one's normal speaking voice


Definition: Expressive; eloquent.

Example: The sight was more speaking than any speech could be.


Definition: Involving speaking.

Example: It was her first speaking part: she screamed.


Definition: Having the ability of speech.

icon arrow

from

Phonetic: "/fɹɒm/"

Part Of Speech: preposition


Definition: Used to indicate source or provenance.

Example: I got a letter from my brother.


Definition: Originating at (a year, time, etc.)

Example: This manuscript is from the 1980s.


Definition: Used to indicate a starting point or initial reference.

Example: Face away from the wall!


Definition: Indicating removal or separation.

Example: After twenty minutes, remove the cake from the oven.


Definition: Indicating exclusion.

Example: A parasol protects from the sun.


Definition: Indicating differentiation.

Example: He knows right from wrong.


Definition: Produced with or out of (a substance or material).

Example: It's made from pure gold.


Definition: Used to indicate causation; because of, as a result of.

Example: Too many people die from breast cancer.

icon arrow

experience

Phonetic: "/ɪkˈspɪə.ɹɪəns/"

Part Of Speech: noun


Definition: The effect upon the judgment or feelings produced by any event, whether witnessed or participated in; personal and direct impressions as contrasted with description or fancies; personal acquaintance; actual enjoyment or suffering.

Example: It was an experience he would not soon forget.


Definition: An activity one has performed.


Definition: A collection of events and/or activities from which an individual or group may gather knowledge, opinions, and skills.


Definition: The knowledge thus gathered.


Definition: Trial; a test or experiment.

icon arrow

experience

Phonetic: "/ɪkˈspɪə.ɹɪəns/"

Part Of Speech: verb


Definition: To observe certain events; undergo a certain feeling or process; or perform certain actions that may alter one or contribute to one's knowledge, opinions, or skills.

İngilizce Türkçe Cümle Çevirmeni

İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!

İngilizce'den Türkçe'ye çeviri saniyeler sürer ve tek istekte bin kelimeye kadar çeviri yapabilirsiniz. İngilizce ve Türkçe dünyada çok yaygın dillerdir. İngilizceden Türkçeye çevirmenimiz, birinde uzman olup diğerini öğrenirken bu dillerin temel metinlerini öğrenmenize veya anlamanıza yardımcı olacaktır. Çeviri API'lerimiz İngilizce'den Türkçe'ye mükemmel çeviri sağlar, ek redaksiyon ile bu çeviriler hukuk, tıp ve diğer yüksek düzeyde uzmanlık alanları gibi görev açısından kritik alanlarda kullanılabilir. İngilizce'den Türkçe'ye çevirmen, çevirdiğiniz metnin doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar ve selamlaşma, seyahat, alışveriş, sayılar ve diğer sınırsız sayıda ortak alan gibi sık kullanılan cümle ve kelimeleri çevirmek için idealdir.Sözlüğümüz size İngilizce ve Türkçe terimleri arayabileceğiniz geniş bir kütüphane sunmaktadır. Örnekler ve ayrıştırma ile mesleğe, jargona ve yaygın ifadelere göre kelimeleri arayabilirsiniz. Uygulamalarımızı iPhone, Android, iPad, Windows 10/11 ve macOS için kullanabilirsiniz. Çevrimiçi İngilizce - Türkçe çevirmenimizde, kategoriye ve farklı telaffuzlara göre 2 milyondan fazla kelimeyi arayabilirsiniz.